2-)Sözünde ve davranışlarında doğruluktan ayrılmayan, doğru (kimse) Örnek:... zaman zaman dürüst, mert, açık yürekli dostlar bulunur. N. Cumalı
3-)Kurallara uygun, yanlışsız Örnek:İyi giyinmek her zaman dürüst bir zevk ifade etmez. H. E. Adıvar
4-)1. doğru, düzgün, sağlam. 2. bütün, tam.
5-)Sıhhati yerinde, sağ, sahih, salim.
Bu bilgi faydalı oldu mu ?
Kelime Türü Nedir ?
Bu kelime Hukuk Terimidir
Dil
Anlamı
İngilizce
Honest.
İngilizce
Straightforward.
İngilizce
Above-board.
İngilizce
Conscientious.
İngilizce
Right-minded.
İngilizce
Square.
İngilizce
On the square.
İngilizce
Candid.
İngilizce
Christian.
İngilizce
Dinkum.
İngilizce
Direct.
İngilizce
Downright.
İngilizce
Fair.
İngilizce
Faithful.
İngilizce
Frank.
İngilizce
Guileless.
İngilizce
İncorruptible.
İngilizce
Jannock.
İngilizce
Just.
İngilizce
Level.
İngilizce
Moral.
İngilizce
Open.
İngilizce
Plain.
İngilizce
Regular.
İngilizce
Right.
İngilizce
Righteo.
İngilizce
Respectable.
İngilizce
Righteous.
İngilizce
Simple.
İngilizce
Straight.
İngilizce
Truthful.
İngilizce
Unimpeachable.
İngilizce
Upright.
İngilizce
Virtuous.
İngilizce
Straight forward.
İngilizce
Flawless.
İngilizce
Above board.
İngilizce
Down to earth.
İngilizce
Fair and square.
İngilizce
God fearing.
İngilizce
On the level.
İngilizce
Of good moral character.
İngilizce
Rightful.
İngilizce
On the.
Ben çok Dürüst biriyim.
Dürüst sürücü ise üstlerinden aldığı övgüyle yetinmek zorunda kaldı.
Fransa'nın müdahalesi, Afrika ülkelerinin doğru Dürüst bir planlama yaparak uygulamaya geçiremedikleri ortak askeri gücün ( AFISMA ) daha hızlı organize edilmesini ve konuşlandırılmasını sağlayacak bir gelişme olarak görülüyor.
Melahat Gürsel Türkiye Cumhuriyeti'nin 4. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'in Eşi 27 Mayıs 1960 darbesinden sonra cumhurbaşkanlığı görevine gelen Cemal Gürsel'in eşidir. Sadeliği ile bilinirdi. Protokolden ve resmi davetlerden hoşlanmazdı. Mutfak kültürü gelişmişti. Çankaya Köşkü’ndeki davetlerle özellikle ilgilenirdi. En büyük zevki dikiş dikmekti. 2