Kelam Nedir
Kelam Nedir ? Kelam Ne demek ?
1-)KELÂM
Konuşma. Allah'ın Sübuti sıfatlarından.
Allah'ta bulunması zorunlu olan konuşma niteliğini
belirtir. Allah bu sıfatı ile peygamberler
aracılığıyla emir ve yasaklar koyar, haberler verir.
Ancak konuşmasının mahiyeti bilinemez.
Kur'an'da Allah'ın konuşma niteliğine
sahip olduğunu gösteren çok sayıda ayet vardır.
"Musa, tayin ettiğimiz vakitte bizimle buluşmaya gelip de
Rabb'i onunla konuşunca... " (el-A'raf, 7/143), "De ki:
"Rabbimin sözleri için deniz mürekkep olsa, Rabbimin sözleri
tükenmeden önce deniz: tükenir" (el-Kehf, 18/109), "Ve eğer
ortak koşanlardan biri güvence dileyip yanına gelmek isterse,
onu yanma al ki, Allah'ın sözünü işitsin... " (el-
Tevbe, 9/6) ve "Kıyamet günü Allah ne onlarla konuşacak
ve ne de onları temizleyecektir." (el-Bakara, 2/ 174) bu
ayetlerden yalnızca birkaçıdır.
Kelamcılara göre Allah'ın Kelam
sıfatı ile nitelenmesinin zorunlu olduğu akıl yürütme
yoluyla da kanıtlanabilir Kelam bir olgunluk, kemal niteliğidir.
Bu nedenle Allah'ın Kelam sıfatı ile nitelenmesi
zorunludur. Allah bunun tersi olan konuşmama ve dilsizlik
niteliğinden münezzehtir. Diri olan varlık konuşma
niteliğine sahip değilse, konuşmama ve dilsizlik gibi
afetlerle nitelenmesi gerekir. Oysa Allah tüm eksiklik ve kusurlardan
uzaktır. Tüm peygamberler Allah'ın kelamını
insanlara aktarmış, O'nun emir ve yasaklarını,
haberlerini bildirmişlerdir. Bu, bütün peygamberlerden mütevatir
olarak gelmiştir. Peygamberlerin elçilik görevi de ancak Allah'ın
kelam sıfatı ile mümkündür. Allah'ın konuşma
niteliğine sahip olmaması durumunda risalet görevinden de söz
edilemez. peygamberlerin varlığı ve bildirdikleri Allah
kelamı Allah'ın konuşma niteliğine sahip
olduğunun kanıtıdır.
Allah, peygamberlerle konuşur. Ancak bu
konuşma iki insanın karşılıklı
konuşmalarına benzetilemez. Bu konuşmanın biçimi
Kur'an'da şöyle belirtilir: "Allah bir insanla (karşılıklı)
konuşmaz. Ancak vahiyle (ilham yoluyla, kulunun kalbine dilediği
düşünceyi doğurarak), yahut perde arkasından
konuşur, yahut bir elçi gönderip izniyle dilediğini
vahyeder" (eş-şura, 42/51). Allah'ın "perde
arkasından" konuşması, Hz. Musa (a.s) ile olduğu
gibi bir ağaç ya da benzeri bir nesne aracılığı
ile konuşmasıdır. Bir elçi göndermesi de kelamını
bir melek (Cebrail) vasıtasıyla vahyetmesidir.
Kelamullah ve Kelam-ı Kadim deyimleri
Kur'an'ı dile getirir. Allah'ın mütekellim (konuşan) ve
Kur'an'ın da Allah'ın kelamı olduğunda tüm İslam
mezhepleri görüş birliği içindedirler. Ancak Kur'an'ın
Kelam sıfatı gibi kadim (ezeli) mi, yoksa mahluk
(yaratılmış) ve hadis (sonradan olma) mı olduğu
konusunda çok farklı görüşler öne sürülmüş, çok
şiddetli tartışmalar yürütülmüştür. Bu konudaki
belli başlı görüşler Selef, Mutezile ve Eş'ariye ile
Maturidiyye tarafından savunuldu.
Selef'e göre Kur'an Allah'ın kelamıdır
ve mahluk değildir. Allah'la kaimdir ve O'ndan ayrı
değildir. Kur'an ne yalnız anlam, ne de yalnız harflerden
ibarettir; her ikisinin toplamından oluşur. Allah harflerle
konuşur, harfler de mahluk değildir. Kulun okuyuşu, sesi ve
okuma fiili yaratılmıştır, Allah ile kaim
değildir. Fakat dinlenilen Kur'an mahluk değildir, Allah ile
kaimdir. Allah'ın kelamı Cibril vasıtasıyla inzal
olunan anlamın hikayesi değil, ibaresidir.
Selef'in benimsediği anlayışın tam
karşısında Mutezile'nin görüşleri yer alır.
Mu'tezile'ye göre Kur'an ses, harf, ayet, sure vb.lerinden oluşmakta;
telif, tanzim, tenzil, inzal gibi hudus (sonradan olma) nitelikleri taşımaktadır.
Bu nedenle kadim değil, mahluktur. Allah'ın konuşması,
mütekellim olması, kelamı belli bir mahalde, örneğin
Cebrail'de, peygamberlerde, Levh-i Mahfuz'da, insanın
okuyuşunda yaratmasıdır. Kur'an'ın kadim (ezeli)
olması, Allah'ın zatı ile birlikte ikinci bir kadimin daha
bulunması demektir. Bu da tevhide ters düşer.
Eş'ari ve Maturidi kelamcılar Selef ile
Mutezile arasında bir yol izlediler. Bunlar kelamı
"nefsi" ve "lafzi" olmak üzere ikiye ayırdılar.
Nefsi kelam (kelam-ı nefsi), Allah'ın zatı ile kaim,
mahiyetini anlayamayacağımız ezeli bir sıfattır.
Lafzi kelam (kelam-ı lafzi) ise nefsi kelama delalet eden ses ve
harflerden oluşan Kur'an'ın lafzıdır. Bu lafzi kelam
hudus (sonradan olma) nitelikleri taşıdığı için
ezeli değildir, mahluktur. Eş'ari ve Maturidiler nefsi kelamın
işitilip işitilmemesi konusunda
ayrılmışlardır. Eş'arilere göre nefsi kelam işitilebilir.
Çünkü varolan bir şeyin işitilmesi de mümkündür.
Maturidiler ise nefsi kelamın işitilemeyeceğini
savunurlar.
Ahmed ÖZALP
2-)Allahü teala Kur'an-ı kerimde mealen buyurdu ki:
De ki: "Rabbimin kelamını yazmak için bütün denizlerin suyu mürekkeb olsa ve bir o kadar daha yardımcı olarak ilave etsek, Rabbimin sözleri tükenmeden o denizler tükenir. (Kehf suresi: 109)
2. Îman ve itikad bilgilerini delilleri ile anlatan ilim. (Bkz. İlm-i Kelam)
Kelam sıfatı basittir. Hiç değişmez. Harfli, sesli değildir. Emir, yasak, haber vermek gibi ve Arabi, Farisi, İbrani ve Süryani olmak gibi başkalaşması, parçalanması yoktur. Böyle şekiller almaz. (Mevlana Halid-i Bağdadi)
3-)İslam inançlarını
belirginleştirmek, yabancı inançların saldırılarına karşı korumak amacı ile
oluşturulan, zamanla dini akidelerin nesilden nesüe aktarılmasını sağlayan
bilgiler bütünü. İslamın ilkeleri, emir ve yasakları ile gerçekliği antamlandırış
biçimini akli-manüksal argümanlarla açıklamak, İslamdıgı kültürlerin yıpratıcı etkilerine karşı rasyonel
yöntemlerle isla-rni savunmak temeline dayah İslam düşünce ekolü. İslam rasyonalizmi.
4-)Söz
Örnek:Mecliste arif ol kelamı dinle / El iki söylerse sen birin söyle. Karacaoğlan
5-)Söyleyiş biçimi, söyleme.
6-)Tanrı'nın varlığını ve İslam dininin doğruluğunu konu edinen bilim.
7-)Söz. Bir manayı ifade eden, bir maksadı anlatan ifade. (Osmanlıca'da yazılışı:kelam)
Bu bilgi faydalı oldu mu ?
Kelime Türü Nedir ?






- Bu konuda Kelam veriyorum
- Remzi Fındıklı'nın 2011'de yayınlanan"Hasılı Kelam ( Sözün Özü"kitabında yer alan,"Bal arıdan, kavga karıdan olur.
Sizde içinde Kelam kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !
